Yeni Çalışma Düzeni: Dijital İş Yeri

Dijital dönüşüm kavramıyla çok önceden tanışmıştık fakat bu kelimeleri herkesin öğrenmesi ve anlamlandırması pandemiyle birlikte oldu. Alışveriş yapma tercihlerimiz, birbirimizi görme şekillerimiz ve hatta çalışma düzenimiz bile farklılaştı.

Verilerin dijitalleşmesiyle birlikte, dünyanın neresinde olursanız olun istediğiniz yerden istediğiniz şekilde işlerinizi yürütebilmeye dijital iş yeri diyoruz. Bulut bilişim sistemiyle çalışma ortamınız bulunduğunuz yer oluyor. Aslına bakarsanız, imkanları kolaylaştıran ve hızlı bir şekilde süreçleri yönetebileceğimiz bir çalışma düzeni. Bir çok firmanın teknolojik alt yapı olarak bu sisteme uygun olmadığını pandemiyle birlikte öğrenmiş olduk. 

Peki dijital iş yerine ne kadar hazırdık ve bu çalışma düzeninden mutlu muyuz? Dijital satış ve pazarlama alanında çalışan biri olarak, Türkiye’nin bu geçişe hazırlıksız yakalandığını söyleyebilirim. Teknoloji firmaları ve dijitalleşen şirketler bu sürece kolayca adapte olup, yollarına devam ettiler. Teknik yeterliliğinin ve sistem alt yapısının el vermediği firma çalışanları ise korona olma riskini göze alarak bilfiil iş yerlerine gittiler. Dijital iş yerine hazır olmayan ama geleceği düşünerek yatırım yapan işletmeler en doğru kararı aldıklarını şimdi görebiliyorlar.

Çoğumuzun 1 sene önce tanıştığı uzaktan çalışma iş modeli kısa süreli herkesi mutlu etti. Trafik olur diye erken kalkmalarımızın olmadığı, mesai saatinden 10 dakika önce bilgisayarı açtığımız ve keyfimizi kaçıran kişilerden fiziki olarak uzaklaştığımız bir dönem hepimize iyi geldi. Korona vakalarının artması ve yasakların devam etmesiyle bazı firmalar önümüzü göremiyoruz evden çalışmaya devam ediyoruz derken bazı şirketler ise ömür boyu uzaktan çalışma kararı aldılar.

Evet, teknolojinin ve iletişim kitle araçlarının gelişmesiyle verilere ulaşım ve verilerin güvenli bir şekilde işlenmesi yeni çalışma düzenine geçişi kolaylaştırdı ama başka bir sorunla karşı karşıya kaldık; çalışanların motivasyonları ve psikolojisi.Yüz yüze iletişimin dijitale dönmesi çalışanlar ve yöneticiler arasındaki bağı olumsuz etkiledi. Başrolde yaratıcılığın olduğu inovatif projelerin, bu dönemde planlanandan daha uzun sürede hayata geçtiği belirtiliyor. Yeni işe başlayan kişilerin sanal bir ortamda şirketi ve çalışma arkadaşlarını tanıması, işi öğrenme sürecini daha da zorlaştırabiliyor. Yöneticilerin “nasıl olsa evden çalışıyoruz şu işi de bitiriver bugün” söylemleri normal çalışma saatlerini fazlalaştırıyor. Dolayısıyla sosyalleşmeyi içinde barındıran fiziksel ofis ortamını özleyenler iş yerinin dijitalleşmesinden pek mutlu değil.

Yapılan araştırmalara göre, pandeminin azalmasından sonra insanların %12’si evden çalışmaya devam etmek istediğini belirtmiş. Çoğu kişi tam zamanlı ofise dönmeyi ya da evden çalışmayla ofiste çalışma arasında denge kurmayı tercih ediyor.*

Son zamanlarda ülkece yaşadığımız zor günler hepimizi korkutuyor. İlerleyen günler ne gösterecek bilinmez tabi ama Covid-19 sonrası, sıcak kanlı bir millet olarak insanların iş yerlerini sadece işe gittikleri bir yer olarak görmeyecekleri, çalışma arkadaşlarıyla sosyalleşmek, “bir araya gelme” mekanı olarak göreceklerini düşünüyorum. Benden söylemesi…

 *https://www.gensler.com/blog/most-people-want-to-return-to-the-office-but-expect-changes

Yeni Çalışma Düzeni: Dijital İş Yeri” ile ilgili 7 görüş

  1. Gülbin

    Pandemi süreci ilerledikçe uluslararası şirketler de pandemi sonrası için hibrit modeller benimsemeye başladılar; haftada 2 gün evden 3 gün ofisten ya da 3 gün evden 2 gün ofisten şeklinde. Kesinlikle tamamen evden çalışmanın psikolojik olarak hepimizi kötü etkilediğini düşünüyorum, ben de haftada 2 kere de olsa ofise dönmeyi dört gözle bekliyorum açıkçası 🙂

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir